HOMO SACER’S RESPONSE TO THE SOVEREIGN POWER: MOLLOY

Fransız düÅŸünür Michael Foucault’ya göre çaÄŸdaÅŸ toplum, yaÅŸam ve yaÅŸayan öznenin güç mekanizmalarına dahil edildiÄŸi, ve bu dahil edilmenin öznelerin yaÅŸam süreçlerinin kontrol altına alınması ya da manipüle edilmesiyle sonuçlandığı bir yapıdır. Foucault özne ve iktidar arasındaki bu karmaşık iliÅŸkiyi biyopolitika olarak adlandırır. Giorgio Agamben ise biyoiktidar ve özne arasındaki iliÅŸkiyi daha farklı bir düzleme çekerek Roma dönemine ait bir kavram olan homo sacer’i (kutsal insan) çaÄŸdaÅŸ topluma ve onun güç iliÅŸkilerine uyarlar. Agamben bunu yaparken de biyoiktidarın Roma medeniyetinden çaÄŸdaÅŸ Batı toplumlarına kadar geçirdiÄŸi dönüÅŸümü ele alır. Bu baÄŸlamda, bu çalışmanın amacı, biyopolitika, biyoiktidar ve homo sacer gibi kavramları, Samuel Beckett’ın Molloy adlı romanına göndermelerde bulunarak eleÅŸtirel bir bakış açısı ile incelemektir